Etiket: maraton

Maraton Sonuç Analizi – 2

Maraton Sonuç Analizi – 2

Bu yılın İstanbul Maratonu sonuçlarını da benzer bir şekilde inceledim. Daha fazla detay ve yorum eklemeye çalıştım. Umarım daha keyifli ve ilgi çekici yapabilmişimdir. Her türlü geri bildirime açığım, lütfen eleştiriniz.

Arayış mı, çığır açma çabası mı, aptallık mı?

Arayış mı, çığır açma çabası mı, aptallık mı?

New York Maratonu’nu takip ettiyseniz görmüşsünüzdür; hem kadınlarda hem erkeklerde benzer bir girişim yaşandı. Kadınlarda -erkeklerdeki benzerine nazaran görece daha ünlü olan- Des Linden başlangıçta yüksek tempo ile başlayarak elit grubunu epey geride bırakmayı denedi. Çok başarılı olamadı ve gruba yakalandı. Neyse ki çabuk yakalandı da yarışı tamamlayabildi. Hatta sanırım 2:32:37 ile 16. oldu. Erkeklerdeki karşılığı ise Brezilyalı Daniel Do Nascimento idi.

Do Nascimento çok çok yüksek bir tempo ile başladı. Yarı maraton mesafesini 61:22’de geçerken elit grupla olan farkını 2 dakika 12 saniyeye çıkarmıştı. Hatırlayanınız olacaktır, böyle büyük maratonlarda ilk birkaç kilometreyi hızlı koşan sub-elit koşucular hep olmuştur. Kısa bir süreliğine bu heyecanı tatmak için, televizyonda görünmek için ya da çocuklarına sürpriz yapmak için bunu deneyenler olur. Ama onlar milli seviyede olmayan, elit altı kategorideki atletler olur genelde. Do Nascimento ise geçen sene Brezilya’yı olimpiyatta temsil etti. Hatta orada da -görünen o ki kendi seviyesinin çok üstünde- yüksek hızda başlayıp yarışı tamamlayamadı.

Yazının devamı… Yazının devamı…

Maraton Dünya Rekoru ve Eliud Kipchoge

Maraton Dünya Rekoru ve Eliud Kipchoge

Eliud Kipchoge Berlin 2015Geçtiğimiz pazar günü, 16 Eylül 2018’de, Berlin’de çok özel bir şey oldu. Maraton mesafesinde bir dünya rekoru kırıldı. Çeşitli kategorilerde çok farklı rekorlar kırılıyor, maratonda da defalarca rekor kırıldı, peki ama neden bu seferki özel? Bu rekoru özel kılan bir önceki rekorla arasına koyduğu fark: tam 78 saniye iyileşme. Maraton mesafesindeki koşu yarışlarıyla hiç ilgilenmediyseniz bu fark belki size az gelebilir, ama bu yarışları yakından izliyorsanız ya da bir kez olsun bu mesafeyi koşmayı denediyseniz bunun ne denli inanılmaz bir olay olduğunu bilirsiniz. Bu inanılmazı başaran isim Eliud Kipchoge oldu. Gelin rekora ve Kipchoge’ye biraz daha detaylı bakalım.

Yazının devamı…

Breaking2 Denemesinin Ardından

Breaking2 Denemesinin Ardından

bre241950’li yılların başlarında bazı doktorlar ve bilim insanları hiç kimsenin bir mili dört dakikanın altında koşamayacağını söylüyorlardı. Bunu yapmanın zor veya tehlikeli olduğunu değil, imkânsız olduğunu savunuyorlardı. 17 Temmuz 1945’te İsveçli Gunder Hagg bu mesafeyi 4:01.4’te koşmuş ve üstünden geçen 9 yıla karşın bundan daha iyisini yapan çıkmamıştı. Çünkü neredeyse herkes bunun “imkânsız” olduğuna inanıyordu. 6 Mayıs 1954 günü İngiltere’de Iffley Road pistindeki başlangıç çizgisinde bekleyenler arasında, o dönem bu imkânsızlığa inanmayan birkaç adamdan biri olan Roger Bannister da vardı. Yarışın sonunda Bannister bitiş ipini göğüslediği anda hakemlerin süre ölçerleri 3:59.4 değerini gösteriyordu. Bir insan imkânsızı başarmış ve bir mili dört dakikadan kısa sürede koşmuştu. Bu bilgi tüm koşucuların zihinlerine ulaştığında ise her şey bir anda tersine döndü. Daha 46 gün geçmeden bir başkası daha bunu başardı. Ardından gelen birkaç ay içinde başka koşanlar oldu, birkaç yıl içindeyse daha fazlası. Yıl 1965 olmadan rekor 3:54’e inmişti bile. Bu yaşananın özetiyse şuydu: bir şeyin imkânsız olduğu düşüncesinden kurtulabildiğinizde, o artık imkân dâhilindedir.
Yazının devamı…

Runatolia 2017 İstatistikleri

Runatolia 2017 İstatistikleri

Geçen hafta sonu Antalya’da Runatolia yarışında yarı maraton koştum. Hedeflediğim 1:24 altı için gereken antrenmanları yapamadığımdan 1:25:09 ile yarışı tamamladım. Benim yarışım hakkında anlatılacak çok şey olmadığından bir yarış raporu yazmayacağım. Organizasyonda bence sorunlar vardı. Yarışın son 800 metresi geniş ve güzel bir caddede biterdi. Eminim bu yıl birçok insan (haberleri olmadığından -ki benim de yoktu) o son 800 metreyi bekleyerek, orada hızla koşarak bitişe geleceklerini umarak koştular ama hayal kırıklığına uğradılar. Eminim o caddeyi hemen trafiğe açmak için bu yıl parkurun o kısmını park içine almışlar. Daracık park içi beton yollarda (yarı maraton koşuyorsanız 10 km parkuru koşucularının kalabalığında) koşulan o son bölüm pek can sıkıcıydı. Öte yandan bitişteki yiyecek-içecek masaları yarı maraton ve 10 km koşanlarca tamamen tüketildiğinden asıl ihtiyacı olan maraton koşucularının elleri boş kaldı. Her şey affedilir belki ama bu pek affedilir bir hata değil. Neyse bu konularda sosyal medyada çokça yazılıyor.
Ben yarışın sonuç istatistiklerinden kısaca söz etmek istiyorum. Yarışın sonuçları halka açık olarak Depar Timing sitesinden sunuldu. Ben de tüm parkurların sonuçlarını indirip, üzerlerinde biraz çalıştım. Öncelikle genel katılım sayılarına ve bitirme oranlarına baktım. Şöyle rakamlara ulaştım:

Yazının devamı… Yazının devamı…

40. Paris Maratonu

40. Paris Maratonu

Paris maratonu madalyaHatırlar mısınız, robotik ve mekatronik teknolojilerinin henüz bu kadar gelişmediği yıllarda bir bardak suyu veya bir yumurtayı tutup kaldırmaya çalışan robot kol videoları vardı. O zamanlar, basıncı duyargalarla bugünkü kadar hassas algılatmak veya gücü motorlara şu anki kadar hassas uygulatmak zor bir işti. Bu işlerle uğraşmayan bizler için, bu basit işlevleri yerine getirirken bardakları veya yumurtayı parçalayan sakar robotları izlemek eğlendiriciydi. Çok yakın tarihli iki maraton koşmak konusunu düşündüğümde aklıma bu robot kollar ve başarılı/başarısız birçok video geliyor. “Ne ilgisi var” diye düşünüyorsanız, mart başındaki Runatolia’dan 4 hafta sonra koştuğum Paris Maratonu’nun aşağıdaki hikayesinde bu konuya da değineceğim.
Yazının devamı…

Maraton Hedefi Belirleme ve Sonuç Tahmini – 2

Maraton Hedefi Belirleme ve Sonuç Tahmini – 2

Maraton bitişi
Kaynak: Wikipedia

Bir maratona hazırlanıyorsanız kafanızı en çok meşgul eden şeylerden birisi yarış planınız, yani daha detaylı söylemek gerekirse yarışı hangi hızda koşacağınızdır. Tabii ki bunu kondisyon durumunuzu, hazırlık sürecini nasıl geçirdiğinizi ve kilit bazı antrenmanlarda gösterdiğiniz performansı gözeterek aşağı yukarı belirleyebilirsiniz ama koşucular genellikle daha net planlara ihtiyaç duyarlar. İş maraton bitirme süresini tahminlemeye gelir dayanır. Bununla ilgili olarak daha önce uzunca bir yazı yazmıştım. Okumadıysanız öncelikle onu okumanızı tavsiye ederim. Bu yazıda yeni öğrendiğim ve daha farklı girdilerle çalışan bir yaklaşımdan söz edeceğim.
Yazının devamı…

Runatolia 2016 Yarış Raporu

Runatolia 2016 Yarış Raporu

20160307_072038
Fotoğraf: Mert Derman

Geçen yıl Antalya’da maraton koşmama rağmen bir yarış raporu yazmamıştım. Belki blogun dikkatli takipçileri bunu fark etmiş ve başarısız bir yarış olduğundan raporunu yazmadığımı düşünmüş olabilir. O yarışa başlarken biraz hastaydım ve daha yarışın çok başlarında hiçbir şeyin istediğim gibi gitmediğini, gitmeyeceğini fark etmiştim. Hatta bir noktada neredeyse yarışı bırakmaya karar veriyordum. Böylesine kontrolsüz başlayıp biten bir yarışın raporunun kimseye bir faydası olmayacağını düşündüğüm için yazmadım. Bu yılın yarışını geçtiğimiz hafta sonu, 6 Mart pazar günü koştum. Hedefi tutturamadım ama raporu yazılmaya değer, kontrollü bir yarış koştuğumu düşünüyorum.
Yazının devamı…

Sayılarla Runatolia 2016

Sayılarla Runatolia 2016

Geçen hafta sonu Antalya’da Runatolia 2016 organizasyonunda maraton koştum. Kendi yarışımla ilgili olarak bir rapor yazdım ancak maraton kategorisine şöyle genel olarak sayılarla bakmak istedim.
Yarışa 311 erkek, 32 kadın başlamış. Bunlar arasında 18 erkek ve 3 kadın yarışı tamamlamamış, 10 erkek ve 3 kadın da diskalifiye olmuş. Türkiyenin en büyük maratonlarından biri olan ve 11.si düzenlenen bir yarış için çok çok az.

Erkek Kadın Toplam
Bitiren 283 26 309
DNF 18 3 21
DSQ 10 3 13
Toplam 311 32 343

 
Yarışın sonuçlarına bakarsak şöyle bir tablo görüyoruz.
Yazının devamı…

Maraton Hedefi Belirleme ve Sonuç Tahmini

Maraton Hedefi Belirleme ve Sonuç Tahmini

Runtalya 2013'de hesaplar
Runtalya 2013’de hesaplar

Ironman Kopenhag ardından biraz dinlendikten sonra maraton hazırlığına başlama vakti gelmişti. Aklımda geçen seneden beri bir hedef vardı, 3 saatin altında bir maraton koşabilmek. Running For Fitness sitesini açtım, “calculations” bölümünden, “race paces” menüsüne oradan da “race predictor” ekranına ulaştım. Mesafe olarak maratonu seçtim ve 2:58:00 değerini girdim. Yaşımı seçip hesaplamayı tamamladım. 5K için 18:36, 10K için 38:42, 15K için 59:17 ve yarı maraton için 1:25:04 değerlerini gördüm, bir yere kaydettim. Demek ki hazırlık yolunun bir yerlerinde bu dereceleri yapabilirsem kafamdaki maratonu koşabilecektim. Ama bir dakika, bu yaklaşımda bir hata yok mu? Bu ve benzeri siteler aslında yakın zamanda koştuğunuz bir dereceden yola çıkarak diğer yarışlar için olası hedefleri belirlemek için kullanılıyorken ben tam tersini yaptım. Bunun nedenlerine yazının sonunda değineceğim. Ondan önce biraz yarış hedefi belirlemek ve yarış sonucu tahminleri yapmakla ilgili biraz konuşalım.
Yazının devamı…