Etiket: nabız

Düşük Nabız Antrenmanları

Düşük Nabız Antrenmanları

Mayıs ayı boyunca tüm koşularımı 130 bpm nabzın altında yaptım. Yeni koşu rotalarımda yükseklik kazanımları olsa da bunu sürdürmek için çabaladım. Birkaç gün önce bu süreci sonlandırdım. Şimdi saatimde nabız alarmı olmadan koşuyorum. Bu yazıda neden böyle bir şey yaptığımı, gözlemlerimi ve sonuçlarını paylaşmak istiyorum. Bu blogu, benim için bir günce olması için tutuyorum. İkincil amacım ise deneyimlerimi paylaşarak benzer durumdaki insanlarla bilgi paylaşmak, bazen de onlara motivasyon sağlayabilmek. Bu bahsettiğim süreç, nedenleri ve sonuçlarıyla burada yazılı olmalı ki her iki amaca da hizmet edebilsin. Elimden geldiğince jenerik tutmaya çalışacağım ama bana özel çok şey barındırıyor olabileceğini unutmamak gerek.

Yazının devamı… Yazının devamı…

HRV ve Kullanımı – 2

HRV ve Kullanımı – 2

Geçen yazıda HRV’nin ne olduğundan detaylarıyla söz etmiştik. Devamında ise benim deneyimlerim üzerinden HRV’yi nasıl kullanabileceğimize odaklanalım istiyorum (şimdilik genel olarak, sonraki bölümlerde ise sporla alakalı olarak). Eğer önceki yazıyı okumadıysanız önce onu okumanızı öneririm. HRV ölçmeye başlarken ilk bilmeniz gereken; vücutla ilgili birçok durumda olduğu gibi bunun da tamamen kişiye özgü olduğu. Yani sizin HRV değerinizle arkadaşınızınkini karşılaştırıp bir sonuca varmanız mümkün değil. Toplum ortalamaları da bir şey ifade etmez. Tamamen, genetiğiniz gibi, değiştiremeyeğiniz temel şeylere dayalıdır. Dolayısıyla bugünkü verinizi ancak kendi var olan verilerinizle anlamlandırabilirsiniz. Yani tek yapmanız gereken belirli bir aşamaya kadar hiçbir sonuç beklemeden HRV ölçüp, bu veriyi biriktirmek. Bunun bir nedeni de HRV’nin günden güne çok fazla değişebiliyor olduğu gerçeği. Bir gün ölçtükten sonra ertesi günkü veriyi o tek günle karşılaştırmak anlamlı olmuyor. Dolayısıyla birkaç hafta veri biriktirip, gözlemlediğiniz değerlerin nelerden etkileniyor olabileceğini düşünmeniz yeterli olacak. Böylece 15-20 günlük veriden yola çıkarak bir normal aralığına ulaşabileceğiz. 

Yazının devamı… Yazının devamı…

HRV ve Kullanımı – 1

HRV ve Kullanımı – 1

Kalp atım hızımızı (nabzımızı) nasıl belirtiyoruz? Dakikada şu kadar atım şeklinde. Çünkü bu kolayca anlaşılabilir ve bir yandan da alıştığımız bir birim. 10 yaşından büyük çocuklar ve yetişkinler için dinlenik nabzın normal aralığı 60-100 a/d (atım bölü dakika, ama bundan sonra genel kabul gören İngilizce birimi kullanacağım; bpm, beats per minute) olarak belirlenmiş. Uzun süredir antrenman yapan, fit yetişkinlerde bu aralık 40-60 bpm. Yani çok kabaca ortalama 60 dersek, kalbimizin her saniyede bir kere attığı sonucuna ulaşırız. Mekanik veya elektronik cihazlardan yola çıkarak düşündüğümüzde mükemmel çalışan şeylerin, tabirin tam anlamıyla “tıkır tıkır” işlemesini bekleriz. Bu düşünce akışıyla sağlıklı ve güzel çalışan bir kalbin de çok düzenli biçimde, “tıkır tıkır” atacağını beklememiz normal olur. O zaman, dakikada 60 kere atan kalp, saniyede bir kere atar, yani her kalp atımı arası tam 1 saniyedir. Bu noktada çok küçük zaman dilimlerinden söz etmeye başladığımızdan buna 1000 milisaniye diyelim. Demek nabzımız 60 bpm iken her iki kalp atımımızın arası hep tam 1000 milisaniye. Bakalım öyle mi?

Yazının devamı… Yazının devamı…

Optik Nabız Ölçümü

Optik Nabız Ölçümü

ohrm1Başlık çok tanıdık gelmemiş olabilir. İngilizce’de “Optical Heart Rate Monitoring (oHRM)” ya da “Optical Heart Rate Sensor” olarak kullanılıyor. Kalp atım hızını, yani nabzı, optik yöntemlerle ölçmek anlamına geliyor. Aslında bilekten nabız ölçümü deyince -her ne kadar bu bir alt kümesi olsa da- daha tanıdık oluyor. Bu teknoloji son yıllarda birçok giyilebilir cihazda karşımıza çıkmaya başladı. Özellikle koşu ve triatlon sporları ile ilgilenenlerin kullandıkları antrenman saatlerinin birçoğunda bu teknoloji kullanılır hale geldi. Aldığımız pahalı teknolojik oyuncaklar, ne kadar çok özelliğe sahip olursa o kadar ilgimiz çekiyor. Bir yandan da insanlar daha çok kullandıkça teknoloji yüksek sesle tartışılmaya başlanıyor. Çevremde, forumlarda veya bana gelen epostalarda çok sık optik nabız ölçümünün tartışıldığını, bu konunun çok sayıda soruya konu olduğunu görüyorum. Bu nedenle elimden geldiğince detaylı bir şekilde masaya yatırmak istedim. Biliyorsunuz bundan önce benzer bir şeyi GPS için yapmış, mesafe ve yükseklik için GPS kullanımı konusunda yazılar yazmıştım. Şimdi de gelin optik nabız ölçümü konusuna bakalım.
Yazının devamı …

Kalp Atımı Toparlanma Hızı

Kalp Atımı Toparlanma Hızı

Garmin Forerunner serisi kalp atımının toparlanma hızı göstergesiFitness seviyesinin en iyi göstergelerinden biri kalp atımının (nabzın) toparlanma hızıdır. Bir şeyler okurken karşılaşma olasılığına karşı İngilizce terimi de belirtmekte fayda var: “Recovery Heart Rate“. Kalp atımının toparlanma hızı, egzersizden sonra kalbin normal atım hızına dönebilme kapasitesini belirtir. Kalp atımı ne kadar hızlı toparlanıyorsa kişinin fitness seviyesi o kadar iyi demektir. Toparlanma hızı ölçülürken kullanılan zaman aralığı kimi kaynaklarda bir kimi kaynaklarda iki dakikadır.
Bu veriyi edinmek için tam egzersiz bittiğindeki nabzı aklımızda tutmalı ve egzersizden sonra kalp atımını gözlemlediğiniz aracı (genellikle saatinizi) izlemeye devam ederek tam bir (veya iki) dakika geçtikten sonraki nabzı da öğrenmeliyiz. Aradaki fark kalp atımının toparlanma hızını verecektir. Örneğin egzersiz bittiği anda nabzım 159bpm diyelim. Bundan iki dakika sonra kalp atım hızım 110bpm’e düştüyse o günkü ölçüme göre benim kalp atımı toparlanma hızım 49bpm’dir.
Eğer Garmin Forerunner serisinden 910XT, 310XT veya 610 kullanıyorsanız ve eğer saatinizin yazılım güncellemesini sürekli yapıyorsanız bu ölçümü yapmak için ayrıca çaba sarf etmenize gerek yok. Bu modeller, çıkan son yazılım güncellemeleri sayesinde, antrenman biterken “Stop” düğmesine basıldıktan 2 dakika sonra ekranda “Recovery Heart Rate” bilgisi görüntüleyebiliyorlar. Her antrenman sonrasında birbirine yakın veya birbiriyle uyumlu sonuçlar görmeniz gerekiyor. Bunun otomatik olması işleri çok kolaylaştırıyor.
Ben FR610 kullanıyorum. Yazılımını 2.60 sürümüne yükselttikten sonra bu özelliğin geldiğini fark ettim. İşte bu yüzden Forerunner serisinden bir saat kullanıyorsanız sürekli şu adresi kontrol etmekte fayda var.